Süreç İyileştirme: UDIS Prime ile Verimlilik Artışı

Samsun’daki kırma-eleme tesisine kurulan UDIS Prime sistemi, kurulum sonrası kısa bir süre içerisinde yalnızca makine sağlığına dair değil, aynı zamanda üretim süreçlerine doğrudan etki eden iyileştirmeleri de beraberinde getirmiştir. Yaklaşık iki aylık takip sürecinde, sistemin sunduğu sürekli izleme ve analitik geri bildirim altyapısı sayesinde operasyonel verimlilikte dikkat çekici bir artış gözlemlenmiştir.

Şekil 1: Gün gün üretim miktarı (TON)

UDIS Prime’ın en önemli farkı, yalnızca motorun çalışıp çalışmadığını değil, nasıl çalıştığını da analiz etmesidir. Sistem; boşta geçen süreleri, yük altında çalışma karakterini ve bu parametrelerin üretime etkisini ayrıntılı biçimde değerlendirerek yalnızca izleme değil, anlamlı yorumlama sağlar. Bu sayede operatörlere ve bakım ekiplerine sadece anlık göstergeler değil, aynı zamanda yönlendirici uyarılar ve veriye dayalı aksiyon önerileri sunar.

İzleme sürecinde tesisin çalışma alışkanlıklarına dokunulmadan başlatılan ölçümler, ilk haftalarda sistemin özellikle düşük üretkenlik (productivity) ve düşük kullanım oranı (utilization) değerleriyle karşılaştığını göstermiştir. Bu durum, makinelerin ya verimsiz kullanıldığını ya da yük altında optimum çalıştırılmadığını işaret etmektedir. Ancak UDIS Prime’ın gerçek zamanlı olarak sunduğu bu veriler sayesinde operatörler tarafından yapılan küçük ölçekli ayarlamalar (örneğin,patlatma optimizasyonları, boşta çalışma sürelerinin azaltılması, aşınma parçalarının daha etkin takip edilmesi gibi) doğrudan ölçülebilir kazanımlar doğurmuştur.

Şekil 2: Verimlilik göstergelerinin grafiği

Zaman içinde productivity oranlarında belirgin bir yükselme kaydedilmiş, özellikle bearing uptime/motor uptime oranı tesisin gerçek anlamda yüke girdiği anları daha doğru temsil etmeye başlamıştır. Buna paralel olarak motor kullanım oranı da giderek iyileşmiş ve toplam verimlilik (productivity × utilization) metriği anlamlı bir artış göstermiştir. Bu göstergelerdeki artış, yalnızca sistemsel değil, aynı zamanda davranışsal bir dönüşümün de gerçekleştiğini ortaya koymaktadır. Operatörlerin sistem tarafından üretilen uyarıları dikkate alması, yönetim biriminin bu verilere göre bakım planlamasını güncellemesi ve karar alma süreçlerine veriye dayalı yaklaşması, UDIS Prime’ın etki alanını genişletmiştir.

Temmuz ayı itibarıyla sistemin etkisi daha da görünür hale gelmiş; birçok günde productivity ve utilization değerleri %90 seviyelerine ulaşarak tesisin makineleri hem yükte hem de sürekli etkin şekilde kullandığını göstermiştir. Bu düzeydeki sürdürülebilir verimlilik, yalnızca plansız duruşların önlenmesiyle değil, aynı zamanda enerji verimliliği, bakım planlaması ve üretim sürekliliğinin doğru yönetilmesiyle mümkün olmuştur.

Sonuç olarak, UDIS Prime sistemi, klasik anlamda bir “izleme cihazı” olmanın çok ötesine geçerek; bir operasyonel optimizasyon aracı, bir erken uyarı sistemi, ve en önemlisi bir karar destek platformu olarak sahada değer üretmiştir. Tesis özelinde ölçülen bu kazanımlar, sistemin benzer yapılar için yaygınlaştırılabilir potansiyelini de ortaya koymaktadır.